Türkiye'nin en köklü hafızlık müessesesi olan Kestanepazarı hemen her yaş grubundan hafız mezun vermeye devam ediyor.
Kökleri 1600'lü yıllara kadar uzanan, son 100 yıldır aralıksız hafızlık eğitimi veren ülkemizin ilk resmi hafızlık müessesesi olan, 1945'den günümüze resmi olarak 6 binden fazla hafız mezun vermiş Kestanepazarı'nda 2021 yılında da 85 öğrenci hafızlık belgesi almaya hak kazandı.
Bu yıl mezun olan 85 hafızımız arasında yer alan 58 yaşındaki en yaşlı hafızımız Necmettin Yüce ile en genç hafızımız 12 yaşındaki Yusuf Enes Akdoğan bir araya gelerek hatıra fotoğrafı çektirdi. İki hafızımızda hafızlık eğitimi hakkındaki duygu düşüncelerini Kestanepazarı Haber Bülteni okurlarıyla paylaştı.
HAFIZLIKLA ANNEM TANIŞTIRDI
2009 İzmir doğumla olan Yusuf Enes Akdoğan, hafızlık ile tanışmasının annesi sayesinde olduğunu aktardı. Annesi'nin Kur'an Kursu hocalığı yaptığı dönemlerde hafızlığın ne olduğunu öğrendiğini belirten Yusuf Enes Akdoğan, "O yaşlarda hafız olmak için içimde bir heyecan oluştu. Sonradan öğrendim ki annem de benim hafız olmamı istiyormuş" dedi.
TAVSİYE ÜZERİNE KESTANEPAZARI'NA GELDİ 18 AYDA HAFIZ OLDU
Biraz daha büyüyüp kesin karar verdiğinde hafız olmak istediğini ailesiyle paylaştığında anne ve babasının çok mutlu olduğunu da belirten Hafız Yusuf Enes Akdoğan, hafızlık eğitimi için hemen çevrelerindeki kurumlar hakkında bilgi toplamaya başladıklarını söyledi. Daha sonra aile yakınlarının tavsiyesi üzerine Kestanepazarı'na müraccat ettiklerini dile getiren Akdoğan, "Kestanepazarı'nda Hafız Fatih Muslu Hocamın öğrencisi olarak yaklaşık 18 ayda hafızlığımı tamamladım" şeklinde konuştu.
"YURT ARKADAŞLIĞI KARDEŞLİK GİBİ"
Karabağlar Müftülüğü Kestanepazarı Hatay Kur'an Kursu'na kayıt yaptırdıktan sonra en çok yatılı öğrencilik durumuna alışmakta zorlandığını dile getiren Hafız Yusuf Enes Akdoğan, "İlk kez ailemden ayrı kalıyordum. Bu beni başlarda çok zorladı. Kurs öğretmenlerimiz, eğitim koçlarımız ve buradaki arkadaşlık sayesinde bu durumunda üstesinden geldik. Hem yurt arkadaşlığı mahalle ve okul arkadaşlığının çok çok ötesinde. Burada tam manası ile bir aile oluyorsunuz. Yurt arkadaşlığı adeta kardeşlik gibi" ifadelerini kullandı.
HAFIZLIK EĞİTİMİ ALMAK İSTEYENLERE KESTANEPAZARINI TAVSİYE ETTİ
Büyüdüğünde otomotiv mühendisi olmak istediğini de dile getiren Hafız Yusuf Enes Akdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hafız olduktan sonra çevremdeki herkesin bana karşı tavrı değişti. Artık toplumda daha saygın bir konumda olduğumu hissedebiliyorum. Bu saygınlık beraberinde sorumluluğu da getiriyor. Çevremdeki herkese karşı örnek bir kişi olmak için daha dikkatli davranıyor ve okuldaki tüm derslerime de eskisinden daha çok ve çalışıyorum ve bundan mutluluk duyuyorum. Hafızlık eğitimi almak isteyen küçük kardeşlerime de hiç düşünmeden Kestanapazarı'na gelmelerini tavsiye ederim"
KALBİNDEN ETTİĞİ DUA BAŞKASININ DİLİNDEN GELDİ
Uşak ili Kökez Köyü'nde 1964 yılında dünyaya gelen 2021 yılında mezun verdiğimiz en yaşlı hafızımız olan emekli imam Necmettin Yüce ise hafızlık ateşinin yüreğine bir Ramazan Ayı Toplantısı öncesinde düştüğünü aktardı. Emekliliğine az bir süre kala Pınarbaşı Çarşı Camii'nde imamlık yaparken Ramazan Ayı Hazırlık toplantısında o zamanki Bornova İlçe Müftüsü Abdurrahman Koçak'ın ezbere mukabele okutmak istemesi üzerine toplantıdaki imamlara yönelik "İçinizde kaç hafız var" diye sorduğunu ve el kaldıran arkadaşlarını görünce imrenerek içinden "Yarabbi bana da hafız olmayı nasip" et diyerek dua ettiğini belirtti. Bu hâl ve duygu içerisinde iken kalbinden geçen duayı duymuşçasına Bornova İlçe Müftüsü Abdurrahman Koçak'ın kendisine "Allah sana hafızlık nasip etsin" dediğini de aktaran Hafız Necmettin Yüce, "Toplantıdan bir saat sonra görev yerim Pınarbaşı Çarşı Camii'nde ikindi namazı öncesi yüzünden Kur'an okudum. Okuduğum Kur'an-ı Kerim'i Emekli Hocamız Hafız Kamil Dilekçi de dinlemiş ve bana 'Ne güzel okudun. Hafız gibi okudun’ deyip ardından tüm cemaate çay ısmarladı. Aynı gün içerisinde bir kaç saat aralıkla yaşadığım bu olaylar sonrası emekli olmaktan vazgeçip hafızlık çalışmalarına başladım" dedi.
Hafızlık eğitiminin ilk aşaması için camide Emekli İmam Hafız Kamil Dilekçi'ye her gün bir sayfa yüzünden Kur'an-ı Kerim okuduğunu belirten Hafız Necmettin Yüce "Okumam bitince emeklilik dilekçemi verdim. Hafızlık için Kestanepazarı Merkez Kur'an Kursu'nu aradım. Kurra Hafız Sadık Daştan Hocam ile program yaptık. Lakin araya giren pandemi süreci bir türlü programımıza uymamıza müsaade etmedi" şeklinde konuştu.
EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ EŞİ BELLETMENLİĞİNİ YAPTI
Dünya çapında yaşanan salgının da etkisiyle bir türlü tam manası ile hafızlık eğitimine başlayamadığını belirten Hafız Necmettin Yüce, "Rabbime şükürler olsun ki böyle iyi bir eşe sahibim. Eşim yaşadığım bu sıkıntıyı görüp bana destek olmak için adeta evi dershaneye çevirdi. Hocamızla belirlediğimiz programı bana tam manası ile Kur'an Kursu'ndaymışım gibi uygulattı. Ders saatlerinde beni odama bırakırken telefonumu aldı. Evde tamamen sessiz ve ezber yapmaya uygun bir ortam yarattı. Eşim tam manası ile evde bana belletmenlik yaparak benim hafız olmam için büyük gayret gösterdi" ifadelerini kullandı.
"EŞİMİN DUASI KABUL OLDU HAFIZ OLDUM"
Bugün ben hafız isem eşimin sayesindedir Allah kendisinden razı olsun şeklinde dua eden Hafız Necmettin Yüce sözlerini şöyle tamamladı:
"Eşim hafız olmam için canı gönülden o kadar çok çabaladı ki bir ara Korona hastalığına yakalandığında kendi için değil benim için üzüldüğünü gördüm. O kadar ki hastayken ne kendi için ne de şifa için değil sadece benim hafızlığım için dua ettiğine tanık oldum. "Ya Rabbi Necmettin beyin hafızlığını görmeden canımı alma diye" dua eden eşimin duası kabul oldu ve ben hafız oldum."
Hafız Yusuf Enes Akdoğan - Hafız Necmettin Yüce