1945 yılından günümüze, Kur’an eğitimi veren kurumumuz mezunları, “Kestanepazarı 42. Geleneksel Mezunlar Günü”nde bir araya geldi.
Mezunlarımız 10:00 ile 11:00 saatleri arasında, salon girişinde hazırlanan ikramlar eşliğinde, birbirleriyle sohbet etme fırsatı buldu.
[caption id="attachment_5154" align="alignnone" width="595"] 68 Yıldır Eğitim Hizmeti Veren Kestanepazarı'nın Mezunları, 42. Geleneksel mezunlae Günü'nde Bir Araya Geldi[/caption]Tanışma ve sohbet programı için, her mezuna, ad-soyad, Kestanepazarı’nda kaldığı yıllar ve görevinin yazılı olduğu isimlikler hazırlandı ve yakalara iliştirildi. Böylelikle, birbirlerinin isimlerini hatırlamakta güçlük çeken mezunlarımızın, alt üst dönemlerle tanışıp, kaynaşması adına güzel bir uygulama olduğu, yapılan değerlendirmeler arasındaydı.
Salon toplantısı saat: 11.00’de Saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Kur’an tilavetiyle başladı.
Sunumu, Fidan Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Nurkan Boz tarafından gerçekleştirilen programda, Kur’an Kursları Arası Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması Türkiye 2.’si, Kestanepazarı Merkez Kur’an Kursu öğrencilerinden Taner Önden’in Kur’an tilavetinin ardından konuşmalar gerçekleştirildi.
Kestanepazarı Öğrenci Yetiştirme Derneği Başkanı Hasan Dayhan konuşmasında Kestanepazarı’nın yeni bir atılım dönemine girdiğine değinerek,yeni projeler hakkında bilgi verdi. Dayhan: “Bu sene eğitim sistemindeki değişikliklerle, ortaokul talebelerini aldık. Mevcut öğrencilerimiz kampüs binalarımızı doldurduğundan ortaokul öğrencilerimiz için 150 öğrenci kapasiteli, 7 katlı ve 10 sınıfı bulunan bir Kur’an kursu ek binası inşaatına gelecek ay başlayacağız inşallah.
Aliağa Yeni Şakran’da, yardımseverlerimizden M. Güngör Çolakoğlu Bey bize 70-80 kişilik bir Kur’an kursu binası yapıyor. Yeni eğitim-öğretim döneminde bu kursumuz da hizmete girecek inşallah.
Türkiye’de eşine az rastlanır bir İmam-hatip lisesi inşa etmeyi düşünüyoruz. Bayraklı’daki arsamıza yapacağımız binanın temelini yakın zamanda atmayı planlıyoruz. Kestanepazarı olarak, inşallah din eğitiminde Türkiye’nin önde gelen kuruluşlarından olmaya devam edeceğiz.” diyerek mezunlardan projeler için desteklerini esirgememelerini istedi.
[caption id="attachment_5156" align="alignnone" width="595"] Ayaküstü Tanışma ve Sohbet Bölümünde, Farklı Dönem Mezunları Birbiriyle tanışma Fırsatı Bulurken, Dönem Arkadaşları da Bir Araya Gelerek Hasret Giderdi[/caption]
Milli Kültür ve Ahlaka Hizmet Vakfı Başkanı Lütfi Görmez, programa katılanlara hitaben şunları söyledi: “Bugün bizim bayramımız. Burada bir birimizi görüyoruz, hatıralarımız canlanıyor. Ufacık çocuktuk, büyüdük yetiştik, yaşlandık, ölüme doğru gidiyoruz. Geçen yıldan bu yana, kaybettiğimiz arkadaşlarımız var. Bu bize, bir nevi bizim de fani olduğumuzu hatırlatıyor. Vefa, çok önemli bir haslet. Aramızda olan arkadaşlarla hasret gideriyoruz.” Diyerek, rahatsızlığından ötürü programa katılamayan Fidan Eğitim Kurumları Derneği Onursal Başkanı Hulusi Hatipoğlu’nun selamlarını katılımcılara iletti.
Mezunlarımızdan Halil Mezik, Kestanepazarı’nın geçmişine vurgu yaptı ve şunları söyledi:
“Allah razı olsun, Kestanepazarı, bizim inancımız doğrultusunda şekil almamızı sağladı. İnsan, anadan, babadan sonra böyle insanlara sonra nasıl teşekkür edeceğini bilemiyor.
Kestanepazarı’nı, Ali Rıza Güven amca sağken sık sık konuşurduk, o yıllarda çok fazla risk almayan bir müesseseydi. Riskli işlere girmiyordu. Şunu kafamızdan çıkarmamalıyız. Zaman zaman hem düşünüyor hem de üzülüyorum. Cumhuriyet döneminde bir Diyanet reisinin hapse atıldığını gördünüz mü? Süleyman Efendi’nin, Sait Nursi’nin hapishane hapishane gezdiğini okuyoruz. 1930’lu yıllarda kitleleri heyecanlandırarak, imanı düşünceyi, hayata sokmak isteyen insanlar vardı ve bunlar asıldı. Bence inanmak demek, dünyada risk almak demektir. Birincisi, önce nefsin saldırılarına maruz kalmak demek, ikincisi evde hanımın, çocukların saldırısına maruz kalmak demek. Sonra ananın, babanın, çevrenin daha sonra gücün saldırısına maruz kalmak demektir. Peygamberimize neler neler teklif edildi. Ama o kabul etmedi. Bu din, dünyada göğüslediğimiz risk mukabili bize cennet vaat ediyor. Bu riski alması gereken de bizleriz, yani hocalar.
Hiçbir kimse emr-i bi’l-maruf, nehy-i ani’l-münker yapmak zorunda değildir. Fakat “din”i, yaşantı olarak temsil etmek durumundadır. Din iki cihan saadetini temin eden bir sistem olduğundan pısırık, korkak, diğer din mensuplarından farkı olmayan bir kişi tarafından nasıl temsil edilir?”. Halil Mezik, bir kaç hikâyeden verdiği örneklerle mezunlarımıza, hizmet etmek için inandıkları gibi yaşamaları, yaşarken de risk almaları gerektiği tavsiyelerinde bulundu.
[caption id="attachment_5162" align="alignnone" width="595"] Aynı Dönem Mezunları Hatıra Fotoğrafları Çektirdi[/caption] [caption id="attachment_5157" align="alignnone" width="595"] Aradan Yıllar Geçmesine Rağmen Sınıf Arkadaşları Tekrar Bir Araya Geldi[/caption] Mezunlar Duygu ve Düşüncelerini AnlattılarProgramda mezunlarımızdan Nuri Akay, Prof. Dr. Şerafettin Gölcük ve Abdullah Özbey’in yanı sıra birçok mezunumuz söz alarak kendisini tanıttı ve Kestanepazarı’yla ilgili duygularını dile getirdi.
Program sonrası mezunlarımıza öğle yemeği ikram edildi.
Mezunlar günü sonrası Hatay Kur’an Kursu (A Blok) bahçesinde düzenlenen “Kestanepazarı Futbol Sahası Veda Turnuvası”nda mezunlar, öğrencilik yıllarında çokça futbol oynadıkları sahaya veda ettiler. Hatay Kur’an Kursu ek bina inşaatı nedeniyle yakında kazılacak olan sahada, 30’ar dakikalık maçlarla gerçekleştirilen turnuvaya eski ve yeni dönem mezunlarından oluşan yedi takım katıldı. Turnuva sonunda 2007 mezunlarından oluşan takım birinci olarak kupayı aldı ve Kestanepazarı tarihine geçti.
Turnuvaya katılan mezunlarımıza, günün anısına birer madalya hediye edildi.
Kupayı kazanan takım oyuncuları, Kestanepazarı tarihinden bir hatıra olması dileğiyle kupayı Kestanepazarı’na hediye etti.
Her yıl Temmuz’un ikinci Cumartesi Günü yapılan mezunlar günü, önümüzdeki yıl, Ramazan ayını 10 gün geri gelmesi nedeniyle, daha geri bir tarihe çekilerek 21 Haziran 2014 Cumartesi günü düzenlenecek.
[caption id="attachment_5159" align="alignnone" width="595"] Turnuva Birinciliğini 2007 Yılı Mezunlarının Takımı Kazandı Soldan: Emrullah Baş, İsa Işık, Ömer Kahraman, Celal Satılmış ve Burak Şemsettin Uzun (Kaleci)[/caption] [caption id="attachment_5160" align="alignnone" width="595"] Genç Rakiplerini Eleyerek Finale Kalan 90'lı Yıllar Mezunları Turnuva 2.'si Oldu[/caption] [caption id="attachment_5164" align="alignnone" width="595"] Turnuvanın En Genç Takımı, Tecrübeye Karşı Yarışarak 3. Olma Başarısını Gösterdi[/caption] [caption id="attachment_5161" align="alignnone" width="595"] Turnuvaya Katılan Mezunlarımız ,Futbol Sahalarına Hatıra Madalyalarıyla Veda Etti[/caption]